Tiroid Ameliyatı Ankara
Tiroid nedir?
Gırtlağın ön kısmında yer alan tiroid bezi, oldukça küçük olmasına karşın (yaklaşık 30 gr) salgıladığı hormonlarla insan vücudunda çok sayıda işlevin yerine getirilmesini sağlamaktadır. Tiroid bezi, esas olarak tiroksin ile kalsitonin adındaki iki adet hormonu üretmek ile görevlidir. Tiroid bezinin normal çalışması metabolizma, zihinsel ve motor faaliyetler ile kardiyak fonksiyonlar açısından önemlidir. Hızlı (çok tiroksin salgılaması/ hipertiroidi) veya yavaş (tiroksin azalması/hipotiroidi) çalışması vücutta çeşitli sorunlara sebep olabilir. Nodüller yani yumrular oluşabilir, bu nodüller çok büyüdüklerinde ve/veya kanser taşıdıklarında sorun haline gelirler.
Tiroid tedavisinde ameliyat kararı nasıl alınmaktadır?
Tiroid tedavisinde kanserle ilgili olarak ameliyat kararı alınmasını etkileyen en önemli tanısal işlem, nodülden yapılan ince iğne aspirasyon biyopsisidir. Biyopsi sonucunun neticesinde dört olasılık ortaya çıkabilmektedir. Bu dört olasılık; iyi huylu , kötü huylu, şüpheli veya tanımlanamayandır. Nodülün iyi huylu çıkması durumunda ameliyata gerek duyulmamaktadır. Buna karşın, kötü huylu veya şüpheli olan nodüller saptanmış ise hastanın ameliyat olması gerekmektedir. Bununla birlikte, yapılan biyopsiler sonucunda üç defa arka arkaya şüpheli veya tanımlanamayan sitoloji tespit edildiği takdirde yine ameliyata başvurulmaktadır.
Tiroid bezi kanser olmasa da alınır mı?
Tiroid bezi iyi huylu hastlalıklarda da alınabilir. Bezin hızlı çalıştığı; Graves hastalığı, hızlı çalışan çok nodüllü guatr (multinodüler guatr), hızlı çalışan tek nodül (toksik adenom), çok büyüyüp boyunda görüntüyü bozan veya çevre dokulara bası yapan iyi huylu nodüllerde de ameliyat yapılır.
Eğer hastada saptanan problem tek ve küçük nodüllü olarak oluşmuş ise (kanser taşıyor olsa bile), tiroid bezinin bir lobu alınmaktadır. Bir taraf tiroid bezinin tamamen alınması anlamına gelen bu ameliyatın adı lobektomidir. Bu hastaların %70-80 i uzun dönemde tiroid hormonu almadan hayatlarını sürdürebilmektedir, çünkü kalan bezi salgıladığı hormon yeterli olabilmektedir.
Tiroid ameliyatı ile birlikte tiroid bezinin tamamı alınmış ise bu ameliyata total tiroidektomi denilmektedir. Bu ameliyat yine kanserler için olduğu gibi multinodüler guatr, graves hastalığı için de uygulanmaktadır. Bu hastaların ömür boyu her gün sabah aç karnına tiroid hormonu kullanması gerekmektedir.
Tiroid ameliyatı, hastalığın durumuna ve seyrine göre 1 saat ile iki buçuk saat arasında sürmektedir.
Tiroid ameliyatı öncesi nelere dikkat etmek lazım?
Ameliyat öncesinde genel anestezi ile ilgili hazırlıklar yapılır, başka bir hastalık varsa uygun konsültasyonlar yapılır. Mutlaka TSH, T3, T4 gibi tiroid bezinin fonksiyonlarını gösteren testler de yapılmış olur. Eğer kanser şüphesi varsa mutlaka tiroid ultrasonografisi ve iğne biyopsi sonucu olmalıdır. Hızlı çalışan tiroid bezi (hipertiroidi) durumlarında tiroid sintigrafisi de olmalıdır.
Ameliyat öncesinde ve sonrasında ağızdan veya burundan KBB hekimi tarafından kamera ile ses tellerinin hareketleri kontrol edilmelidir. Ameliyat sonrası ses teli sinirinde hareket bozukluğu varsa hemen steroid tedavisi başlanmalıdır.
Tiroid ameliyatı neden önemlidir?
Tiroid ameliyatı yani tiroidektomi itina ve deneyim gerektiren çok hassas bir ameliyattır. Ameliyatın başarılı geçmesi hedef tiroid bezinin tamamen alınması ve gözle görülür tiroid bezi bırakılmamasıdır. Eğer yapılan ameliyatı lobektomi ise bir taraf loba hiç dokunulmadan hastalıklı tarafın tamamen çıkarılması amaçlanır. Bu hedefe ulaşırken o bölgede bulunan ve çok hassas yapılar olan ses sinirleri, kalsiyum bezleri ve büyük damarların korunması çok önemlidir.
Tiroid ameliyatlarının %10 u zor, % 5 i ise çok zor olur. Eğer mükerrer yani tekrarlayan ameliyatlar söz konusu ise bu zorluklar katlanarak artar. En önemli zorluklar gerek önceki ameliyatlar ve gerekse geçirilmiş tiroiditlere bağlı (en sık Hashimato tiroiditi) yapışıklıklar olmasıdır. Hızlı çalışan bezlerde yapışıklık yanında tiroid bezinin artmış kanlanmasına paralel olarak kanamalar da ameliyatı zorlaştırabilir. Üst göğüs boşluğuna uzanan bezler ise büyük damar yapılarla olan komşuluk ve yapışıklıklar nedeniyle de zorluk arz eder. Özellikle bu tür vakalarda, ki tüm vakaların %15-20 sinde azami özen göstermeli, zamanla yarışılmamalı ve yukarıda bahsedilen hayati yapıların hepsi korunmalıdır.
Tiroid ameliyatı tekniği ve uygulamalar
Tiroidektomi ameliyatı artık yaklaşık 4-5 cm kesiden yapılmaktadır. Bu kesiden gerekirse orta hat boyun diseksiyonu da tamamlanabilmektedir. Ameliyat sırasında monopolar ve bipolar koterler, ligasure adı verilen damar mühürleme cihazları, sinir takibini sağlayan sinir monitorizasyonunun kullanılması çok yararlıdır. Bu cihazların kullanılması hata payını azaltırken, kanama kontrolünü mükemmelleştirmekte ve ameliyat zamanını da kısaltmaktadır. Bu nedenle hastaların %90 ında ameliyat sonrasında diren konulmayabilir ve hemen her zaman eriyen estetik dikişler kullanılabilir.
Cerrahi teknikte sağ ve sol alt (inferior) ses sinirleri (rekürren laringeal sinir) mutlaka görülmeli ve tamamen itina ile serbestleştirilip gırtlağa girişine kadar takip edilmelidir. Böylece sinirler daha güvene alınmış ameliyattan etkilenme olasılığı düşürülmüş olur. Deneyimli ellerde ses sinirinin kalıcı hasarı %1 ve altında olmalıdır, ancak tekrar eden ameliyatlarda bu oran birkaç kat artabilir ve %3 leri geçebilir. Bazen yapışıklıklar nedeniyle sinirler korunsa bile gerginliğe bağlı geçici sinir felci ve ses kısıklığı görülebilir. Geçici sinir felci oranı da % 3’lerin altındadır ve genellikle haftalar ve aylar içinde düzelir.
Kalsiyum yani paratiroid bezleri tiroid bezinin çok yakın komşuluğunda ve yapışık durumdadır. En az 3, genellikle 4 adet ve bazen de daha fazla bez olabilir. Dikkatlice tiroid bezinden ayrılmalı ve damarlarıyla beraber bezlerin hepsi korunmalıdır. Ancak en az bir bezin sağlıklı çalışması da yetecektir. Bütün dikkatlere rağmen bu bezlerde dolaşım bozukluğu olabilir ve bez tekrar toparlanana kadar geçici kalsiyum düşüklükleri olabilir. Geçici kalsiyum düşüklüğü %15-20 ler civarında görülebilir ve genellikle birkaç hafta içinde kendiliğinden düzelir. Kalıcı kalsiyum düşüklüğü de deneyimli ellerde %1-2 yi geçmemelidir.
Tiroid ameliyatı sonrası dönem
Başarılı bir tiroid ameliyatının ardından, post-operatif dönem çok sakin ve selimdir, fazla ağrıları olmaz. Bir miktar bulantı ve halsizlik anesteziye bağlı olarak normaldir. Başka bir hastalığı olmayanlar genellikle 24 saat sonrasında taburcu edilir. Hastalar taburcu edilmeden kanda kalsiyum ve parathormon düzeyi bakılmalı, düşüklükler varsa kalisyum ve D vitamini replasmanı yapılmalıdır. Hastalar 4-5 saat sonra ağızdan almaya başlarlar ve mobilize olurlar, ertesi günü normal yemeklerini yiyebilirler. 5 gün sonra banyo yapabilirler. Eğer hastaya diren konulduysa taburculuk için 2 gün beklemek gerekebilir. Hastanın ameliyat sonrasında ses teli kontrolleri yapılmalı, sorun varsa steroid tedavisi başlanmalıdır.
Hastalar 2 hafta istirahatten sonra masa başı işlerine başlayabilirler.